HATAY (ANTAKYA) Bel fıtığı tedavisi
Omurganız jöle benzeri bir maddeden yapılmıştır. Yumuşak disklerle tamponlanmış olan omurlar 26 kemikten oluşur. Bu diskler omurganızı hareket ettirmenize ve eğilmenize izin veren şeydir. Fakat iki omurga arasındaki bir disk yerinden çıkmaya başlarsa, çevredeki sinirleri tahriş edebilir ve aşırı ağrıya neden olabilir. Bu da bel fıtığı dediğimiz durumu açıklar.
Bel fıtığı Neden Olur?
Bel fıtığı çoğu zaman, kademeli, yaşlanma ile ilişkili yıpranma ve disk dejenerasyonu adı verilen gözyaşıdır. Yaşlandıkça, omurilik diskleriniz su içeriğinin bir kısmını kaybeder. Bu onları daha az esnek ve daha küçük bir gerilme veya bükülme ile yırtmaya daha eğilimli yapar.
Bazen, bacaklarınızı ve bacak kaslarınızın yerine sırt kaslarınızı kullanarak büyük, ağır nesneleri kaldırmaya çalıştığınızda kaldırma sırasında meydana gelen büküm ve dönme gibi olaylar fıtık bir diske yol açabilir.
Nadiren, bir düşme veya sırta alınan bir darbe gibi travmatik bir olay fıtık bir diske neden olabilir.
Uzman Ekibimizle , Sağlığınız Hakkında Danışmanlık veya Terapi Almak İçin Hemen İrtibata Geçin , Sizin İçin En uygun terapi sürecini hemen başlatalım. Web sitemiz üzerinden hızlı bir şekilde randevu oluşturarak bizlere ulaşabilirsiniz. Klinik yol tarifi için tıklayınız.
Bel Fıtığının belirtileri nelerdir?
Bir bel fıtığının en yaygın belirtileri şunlardır:
Kol veya bacak ağrısı: Bel fıtığınız alt sırtınızdaysa, genellikle kalçalarınızda ve baldırda en yoğun acıyı hissedersiniz. Ayrıca ağrı ayağın bir kısmını da içerebilir. Eğer bel fıtığı boynunuzdaysa, ağrı genellikle omuz ve kolda çok yoğun olacaktır. Öksürdüğünüzde, hapşırdığınızda veya omurgayı belirli pozisyonlara getirdiğinizde bu ağrı kolunuza veya bacağınıza çekilebilir.
Uyuşma veya karıncalanma: Bel fıtığı olan insanlar genellikle etkilenen sinirlerin olduğu kısmında uyuşma veya karıncalanma yaşarlar.
Kaslarda zayıflık: Etkilenen sinirlerin etrafında kaslar zayıflama eğilimindedir. Bu, eşyaları kaldırma veya tutma becerinizi bozabilir.
Bel Fıtığı Kimlerde Görülür?
Erişkinlerin %80’i hayatlarının bir döneminde en az bir kezbel ağrısından yakınmaktadır. Bel fıtığı, genelde 30- 60 yaş arasındaki erişkin grupta sık görülmesine rağmen, hemen her yaşta ortaya çıkabilir. Bel fıtığının özellikle görüldüğü bir gruptan ziyade, bel fıtığına yol açabilecek risk faktörlerinden söz edilmelidir.
Bel Fıtığında Risk faktörleri nelerdir?
Ağırlık: Fazla vücut ağırlığı, alt sırtınızdaki disklerde ekstra strese neden olur.
Meslek: Fiziksel olarak zorlu işlerde çalışan insanlar, daha fazla sırt problemi riski taşımaktadır. Tekrarlayan kaldırma, çekme, itme, yana doğru bükme ve bükme de bel fıtığı riskini artırabilir.
Genetik yapı: Bazı insanlarda bel fıtığına karşı bir yatkınlık vardır.
Başlangıç Safhası
a) Başlangıç Safhası: HATAY (ANTAKYA) Bel Fıtığın tedavisi fıtıklaşmanın, yani disk dediğimiz elastiki maddenin bacağa giden sinirlere yaptığı basının derecesine bağlıdır. Eğer sadece bel ve bacak ağrısı mevcut, herhangi bir uyuşukluk, güç kaybı, hareket kısıtlılığı yoksa bel fıtığı başlangıç safhasında demektir. Bu halde hastaya kas gevşetici ilaçların verilmesi, yatak istirahati ve belini zorlayacak hareketlerden kaçınması önerilir. Hastaya yapılacak öneriler şunlardır:
- Hasta kesinlikle bir iki kiloyu aşan ağırlıkları kaldırmamalıdır.
- Öne ve yanlara doğru eğilme, belin bükülmesi yasaklanır. Eğer yerden bir şey alınacaksa hastanın çömelerek alması söylenir.
- Hastaların otururken belinin arkasına bel boşluğunu yok edecek şekilde bir yastık koymaları ve yirmi dakikadan fazla oturmamaları önerilir. Eğer hastanın mesleği gereği uzun süre oturması gerekiyorsa her yirmi dakikada bir yürümesi önerilir.
- Hastanın yukarıya doğru uzanması yasaklanır. Yukarıdan bir şey alacaksa bir sandalye veya merdivenin üstüne çıkıp alması söylenir.
- Hastaya belini daima sıcak tutması, açık pencere veya havalandırma önünde durmaması hatırlatılır.
- Bel ve bacak ağrısı olan hastalar mutlaka stresten kaçınmalıdır. Stres ağrıyı arttırmak yanında bel fıtığının ilerlemesine de yol açabilir.
- Hastanın evde kaldığı süre içinde yatak istirahatı yapması önerilir. Çok sert zeminlerin sanıldığının aksine zararları daha fazladır. Kaliteli bir yaylı yatakta ve hastanın kendince en rahat edebildiği pozisyonda yatması daha uygundur.
Bel Fıtığı İlerlerse:
Eğer yukarıdaki önerilere, istirahata ve kas gevşetici ilaçlara rağmen hastanın şikayetleri devam ediyorsa fizik tedavi uygulanabilir. Fizik tedavi mutlaka bir uzmanın denetiminde olmalıdır. Fizik tedavi sırasında ilk bir kaç gün ağrılarda artma olabilir, ama hasta fizik tedavi uzmanının önerdiği sürece tedaviye devam etmelidir Eğer yapılan tüm tedavilere rağmen hastanın ağrıları geçmemiş ise nükleoplasti metodu uygulanabilir. Nükleoplasti ileri dereceye ulaşmamış bel fıtıklarında fıtıklaşmış diske röntgen altında bir iğne ile girilerek radyofrekans dalgalarıyla diskin ısıtılması, diskin içindeki sinirlerin harap edilmesi ve diskin içinde boşluklar açarak fıtığın çökmesi esasına dayanır. Nükleoplasti tek seans olarak, lokal anestezi altında hasta uyumadan ameliyathane şartlarında yapılır ve hastanede yatma gerektirmeden uygulanan bir metottur. Herhangi bir riski yoktur, ama fıtığı tamamen yok etmesinin garantisi yoktur ve başarı yüzdesi çok yüksek değildir. Lazerle diskektomi de nükleoplastiye benzer bir metottur.
Ameliyat Gerektiren Durumlar:
Fizik tedaviye rağmen hastanın ağrıları devam ediyorsa veya geriletilmeyen bir güç kaybı, bacakta incelme, idrar tutamama varsa, dayanılmaz ağrılar mevcutsa veya MR filmlerinde diskten bir parça koptuğu tespit edilirse çözüm cerrahi müdahaledir. Ameliyatla omurilikten çıkan sinirlere olan mekanik bası giderilmelidir. Eğer cerrahi müdahale yapılmaz ve sinire bası devam ederse hastada idrarını tutamama, seksüel gücün kaybı, ayaklarda kuvvetsizlik gibi sorunlar gelişebilir. Maalesef halk arasında ameliyat olursam sakat kalırım, uzun süre yataktan kalkamam, korse takmak zorunda kalırım veya fıtığım tekrarlar, tekrar ameliyat olurum gibi inanışlar mevcuttur. Ama mikrocerrahi sayesinde bu tip korkulara gerek kalmamıştır.
Uzman Ekibimizle , Sağlığınız Hakkında Danışmanlık veya Terapi Almak İçin Hemen İrtibata Geçin , Sizin İçin En uygun terapi sürecini hemen başlatalım. Web sitemiz üzerinden hızlı bir şekilde randevu oluşturarak bizlere ulaşabilirsiniz. Klinik yol tarifi için tıklayınız.
ROSER ŞİFA
TERAPİ MERKEZİ
- 0 (552) 265 24 77
- İletisim@rosersifa.com
-
Antakya / HATAY
Odabaşı Mahallesi Uğur Mumcu Bulvarı Muhriz Aksoy Apt No:91 Zemin Kat Daire:10 (Defne Hastanesi Civarı Umut Pastanesi Karşısı) -
Şehitkamil / Gaziantep
Değirmiçem, Kanat Konutları, Mithat Enç Cd. A Blok No: 5-b Zemin Kat